18 Mart 2012 Pazar

TEKNOLOJİ TARİHİÜNİTE 1

 TEKNOLOJİ TARİHİÜNİTE 1

BİR TEKNOLOJİTARİHİNİ OKUMAYA HAZIRLIK

Teknoloji Nedir?

· Teknoloji, insanın tabiatı, toplumu, kontroletmek, değiştirmekiçin hem kendi hem de toplumsal aklı ve belleği kullanarakelde ettiğisonuçlardır.

· Bu biralet, makine gibi maddi bir ürün veya av, savaş,bürokrasi için çeşitliörgütlenme türleri gibi sosyal bir yapılanma da olabilir;başka deyişle, herşey “maddi kültür” ile sınırlı değildir.

· Bir icadın, buluşun, üretime, kullanımabaşarıyla uygulanmasınada “yenilik”demekteyiz.

· Alet kullanan ilk insan (homofaber) dir.

· her medeni toplumun değerler sisteminde Bilim enüst sıralardayer alır; tamamen metafiziğe, bilinmeze karşıt olsa da, insanlar,onu, tanrıgibi, din gibi aşkın kavramlarla yan yanyana koyar.

· Bilimi, yeni ve doğru bilgi üretmek şeklinde,geniş anlamdatanımlarsak, yeni ve doğru bilginin ne olduğu ve hangi bilgitürünün bilimalanına girdiği gibi, felsefi sorularla karşılaşıyoruz.

· din, bir inanç ve bağlılık ifadesi iken, bilimve felsefe akılürünü bilgilerin yaratılması, test edilmesi, kullanılmasıanlamına gelmektedir.

· herhangi bir fizik varlıkla ilgisi olmayan fakattüm bilimlerinortak paydası Matematik de bir temel bilim veya bilimlerintemelidir. Bilimterimi, başta matematik, astronomi, fizik, kimya, biyoloji,jeoloji vb. temel(pozitif = müspet) bilim dallarıyla uygulamalı bilimlersayılan, tıp, tarım vemühendisliği kapsar

Teknolojiye İlişkin Bazı Temel Kavramlar

· 18. Yüzyıldan itibaren ivme kazanan bir teknikilerleme,giderek hızlanarak, sermaye ve bilimsel-bilgi yoğunluğunu artırarakgünümüzegelmiş ve yaşamın her alanını sarmıştır. Bu durum, bazı yazarlaragöreKapitalizm ile tarım ve ticaret alanında, özel sermaye birikiminin yani“ilkkapitalist birikim” biçimlerinin ortaya çıkmasıyla Batıda, bazılarına göredekaçınılmaz bir sanayileşme süreci ile mümkün olmuştur.

· teknolojik ilerleme, makro düzeyde,tek-doğrultulu ,sermaye-yoğun bir süreçken, teknolojik değişiklik ise,mikro-düzeyde bazıemek-yoğun tercihlerin yapılabileceği bir alan olarak ikiayrı kategoridenbahsetmek mümkündür.

· Patentlenmiş veya patentlenmemiş, yayımlanmışveyayayımlanmamış teknik bilgilerin, bir kısmının, çeşitli nedenlerle(gizlilik,rekabet, çevre ve etik sorunlar vb.) “teknoloji piyasasına” arzedilmediğinibiliyoruz

· bir toplumun teknoloji stokunun büyüklüğü vecanlılığı busistemin teknoloji üretme artı yabancı teknolojileri özümsemekapasitesinebağlıdır. Bu iki unsur ülkenin “teknolojikkapasitesi” diyebileceğimiz bir kavramın içindedir.

Teknoloji kapasitesi, aslında, uzun dönem ortalamayatırım hızına ve dolayısıyla, büyüme hızına bağlı, bununbir fonksiyonusayılabilir:

· Teknoloji üretimiiçin, modern bir toplumdabulunabilecek en önemli parametreler;

1- Araştırma ve Deneysel Geliştirme (A&G)sistemininbüyüklüğü ve etkinliği,

2- bu alanda harcanan milli gelirin payı ile teknolojisatınalmak,

3- bu teknolojiyiuyarlamak/özümsemek, yani teknolojitransferleri yapmak,

· girişimcilerin ayırdığı kaynaklarla buteknolojileri seçmedegöstereceği beceri-akıldır. Şüphesiz, bu ana unsurlar,zaman içinde ve ülkeleregöre oranları değişse bile, birbirini tamamlamalıdır.

· Kitlesel teknoloji transferleri, modernkalkınmanın vesanayileşmenin temel araçlarından sayılır . Zaten araştırmakapasitesi olmazsa,teknoloji transferi de, yatırımdan çok bir “tüketimharcaması” niteliği alır vesürekli yeni teknolojiler için, daha doğrusuteknoloji ürünleri için, artan birharcama kapısı olur; Türkiye bununörneğidir.

Teknolojik İlerlemeve Teknolojik Değişme Nedir?

· Bu noktada başka teknoloji kavramlarına dadeğinmek gerekmektedir.Herhangi bir ürünü tanımlayan teknik bilgiye ürün teknolojisi, bu ürünün nasılüretileceğini gösterenteknik bilgiye de üretimteknolojisidenmektedir.

· bilgisayarlı tasarım ve üretimin (CAD/CAM) doğurduğuEsnekÜretim Sistemleri (FMS) teoride “esneklik” getirmiş görünse de,bunundasınırlarının olduğu kuşkusuzdur.

· teknik ömür ile ekonomik ömür her zaman çakışmaz.Bu“sermayenin bulanık (fuzzy) niteliğinden” ileri gelmektedir. “teknikilerleme”makine ve insana içerilmiş olduğundan, sermayeyi tanımlamaksanıldığındangüçtür.

· “toplam verimlilik”: Teknik ilerlemeninbir tanımı da verimlilik artışıdır: İşçi başına, işletmebaşına “mikro” veyabir milli ekonominin üretim faktörlerini kapsayan “makro”ölçekteki verimlilikartışları, aynı zamanda üretimin ne ölçekte ileriyöntemlerle yapıldığınıngöstergesidir.

· Modernteknik ilerlemefiziki yatırımlar (A&G faaliyetleri, yenimakine-teçhizat ile tesisler) veinsana yapılan (eğitim-öğretim) beşeriyatırımlarla da gerçekleşir. Böylece,fizik sermaye kavramına paralel ve/veyaonu ikame edebilen bir beşeri sermayekavramı doğmuştur.

· Bilgisayar önemli bir teknikilerleme, fakat onun yol açtığı, örneğin, elektronikkamu ve işyönetimi, elektronikpazarlama usulleri, evde çalışma ve öğrenme imkanları sosyal yeniliklerdir.

· Ayrıca, devletten dine, dilden eğlenceye değinakla gelebilecekher kurum ve kolaylığın çok eski veya çok yeni sosyalicatlar-yenilikler olduğuunutulmamalıdır.

Bilim ve Teknoloji Sistemi ile Ulusal Yenilik SistemiNedir?

· “ulusalyeniliksistemini” sadece A&G ve öğretim sistemi açısından analizetmekçok çekici hale gelmiştir.” İcat ve yeniliklerin sadece teknolojik değilsosyalde olduğu gözden kaçmamalıdır. Nüfus kayıtlarının veya Sosyal SigortalarKurumuilaçlarının bilgisayar programları, e-Devlet veya kalite kontrolü sosyalyeniliklerdir.

İcat, Keşif ve Yenilik Nedir?

· Yeni bir bitki türü, mikrop, doğal bir maddekeşfedilebilir,buna bilimsel keşifdenirama, yeni bir malzeme, alet, makine, bilgisayar veya programıkeşfedilemezancak, icatedilebilir; pusula icatedilmiştir ama, Amerika keşfedilmiştir; mercek veteleskop icat edilmiştir ama,Satürn’ün halkaları keşfedilmiştir.

icadın unsurlarını sayarken, bu işin özüne inmektedir:

· icadın, yoktan var edilmediğini, mucidin yeni bir bilgikompozisyonunda,pek az yeni bilgi ile ortaya çıkabileceğini ifade etmektedir.

· bu alanınönemli biruzmanı icatları ikiye ayırır:

1- “Kullanımdaki mevcut tekniklerde maliyeti düşüren,biçim veişlevi iyileştiren, daha dayanıklı, enerji ve hammadde gerekleriniazaltan süreklidüzeltmeler, uyarlamalar anlamında küçük, marjinal adımlar mikro-icatlar;

2- az veya çok yoktan var edilmiş , belirgin biröncülü olmayanradikal yeni fikirlerde makro-icatlardır”.

· İcadın belli bir sürede yarattığı katma değerinmiktarı, yayılma yani taklit hızı,başkaicatlara yol açması yani doğurganlığıgibi.Bunlara doğurgan (jenerik =generic)teknolojiler denebilir.

· Patent,her üretim bilgisini açıklayan bir metin değildir;ancak, belli birteknolojinin çok uçlarında dolaşanlar birbirlerinin ne yaptıklarınıdeğerlendirmeimkanına sahiptir, o da bir yere kadardır. Çünkü, çok özel“teknolojik bilgi”yani “know-how”, bizim, eskilerin “püf noktası” dediği,gelenekselteknolojilerde daha geçerli bir ustalık işinin, yaparak-görereköğrenmebilgisinin, daha modern mühendislik versiyonudur.

İnsan Yaratıcılığınınİçsel ve Dışsal Dinamikleri

· Sadece, merak için hayvanlar alemi hakkındadokümanterlerizleyenler de bilirler ki, şempanzelerden kuşlara değin pek çokhayvan, bir taş,bir dal parçası gibi, kendi biyolojilerine ait olmayanmalzemelerle yuvayaparlar, bir karınca yuvasından karıncaları çıkararakyiyebilirler.Bir taşüzerine koydukları kabuklu meyve leri veya denizkabuklularını, başka bir taşlakırabilirler. Hatta bazı şempanzeler,buedindikleri bilgileri yavrularınanakledebilirken ,bazıları nakledemez veya yavrularıöğrenemez. Buradan hafıza vezeka değerlerinin bir hayvan türünün bütünfertlerinde aynı olmadığı sonucuçıkabilir. Oysa, insan toplumunun en büyüközelliği “toplumsal belleğe” sahipolarak bunugelecek kuşaklara nakledebilme yeteneğidir

· Bunun en büyük aracı ise, belki dil, belkigelişmiş bir‘cortex’ (beynin üst zarı -katmanı) veya her ikisinin bir aradaolma zorunluluğuile el ve parmaklarını bir alet gibi kullanabilmesidir.

· Sorun son derece karışık bilinç (consciousness)araştırmalarınayol açar. Özellikle, insana çok yakın olan şempanzeler,yaratıcılıkla uğraşanpsikologları çok meşgul etmektedir; birçok deney yapılmışve yapılmaktadır.Çünkü, bazı hayvan gruplarında ve (hala Yeni Gine veyaAmazonlardaki)medeniyetle teması olmayan veya kapalı avcı ve toplayıcı ilkinsantopluluklarında bulunabilen deneyimlerden alınacak bilimsel sonuçlar,icatlarhakkında kurulmuş bir takım hipotezleri ve/veya teorileri aydınlatmayayardımcıolacaktır.

· Bunlar, “ihtiyaç icatların anasıdır” şeklindeifadeedilebilecek, çevre ile her akıllı yaratığın bir özel ilişki kurmayıbaşarıp,hayatta kalabileceği , başaramayanların ise Darwinistik bir mekanizmaiçindeyok olacağı, şeklindeki “İcadınEvrimTeorisi”; bazı insanların bir deha parıltısına sahipolmasıyla yepyeni bir şeyi ortayaatabileceği, bu insanların da toplumlararasında eşit dağılmadığı, şeklindekiromantik “İcadın Kahramanlar Teorisi” gibiteoriler veya diğer bir takımdeterminist teoriler olabilir.

· Bu yaklaşımlardan,icatların bir toplumun hatta tüm insanlığınortak malı olduğu ve bir- çok yerdegörülen önemli-önemsiz veya büyük-küçük icatayrımının üzerinde fazladurulmaması sonucu da çıkabilir. Büyük bir arkeologolan Gordon Childe’ın ünlükitabındaki ifadesi ile “insan kendini yaratmıştır”

İCADIN AŞAMALARI

İcatların AnonimDönemi

· Tekno-ekonomik analizlerin, hatta iktisadi dalga(konjonktür)teorilerinin başlangıç noktası Sanayi Devrimi yani 18. Yüzyılınikinciyarısıdır.

· Bu aşamada, icatlar veya teknik ilerleme sürecihem hızlanıphem de nitelik değiştirir. Kişisel mucitlerin en yoğun olduğu 19.Yüzyılsonunda, kollektif-organize icat veya sistematik tek- noloji üretimiortayaçıkarak 20. Yüzyılda hakim üretim biçimi haline gelmiştir .

· Kapitalizmin Avrupa Kıtasında, Merkantilizm adıaltındagelişmesine kadar hakim olan, çok uzun bir Anonim İcatlar Dönemi yaşanmıştır.

· On dokuzuncu Yüzyıl son çeyreğinde doğan Kurumsalİcatlar ise,çok daha ayrıntılarıyla, güncel bir konu olarak ele alınmıştır.

· İnsanlığın doğduğu, alet kullanan ilk insanın ortayaçıktığı pre-historik zamanlardan,modernzamanların başlangıcına, 15-16. Yüzyıllara değin uzanan, belki bir kaçmilyonyıllık bir zaman kesitine İcadın ya da Yeniliğin Anonim Dönemi dememizinnedeni,bu uzun aşamada yapılan her alandaki büyük ve küçükyeniliklerigerçekleştirenlerin kimlikleribilinmemektedir.

Mumford, güç kullanımı ve ana malzemeler bakımından üçteknik aşamabelirliyor:

1- Su gücü ve oduna-dayalı eoteknik (ilk teknik ya da tekniğindoğuşu, diyebiliriz, kabacabizim Anonim Dönem dediğimiz Sanayi Devrimi başınakadar geçen çok uzun süreyikapsıyor);

2- demirve kömür kompleksine- dayalı paleoteknik(eskiteknik diyebilirizki, bizim Kişisel Mucitlerin rol oynadığı SanayiDevrimi İlk Dönemine rastlıyor)

3- elektrikve alaşımlar kompleksine-dayalı neoteknik(İcadın Kollektif- organizeDönemi olan, Yeniteknik diyeceğimiz) aşama .

Sınai Haklar ve Patent Sistemleri Hakkında

· uluslararası Patent Hukuku ve/veya sistemi, teknolojininveticaretin gelişmesine paralel olarak 19. Yüzyıl’da ortaya çıkmıştır.Temelinde,patent ulusal bir sistem olarak doğmuştur.

· Uluslararası sınai hakların ilk adımı 20 Mart 1883’te Paris’teimzalanan“Sınai Hakların Korunması İçin ParisSözleşmesi”nin,1967’de, Stockholm’deki, revizyonu sırasında “Dünya FikriHaklar Örgütü”kuruldu.

· 1947’de,Lahey’de “Uluslararası Patent Enstitüsü” kuruldu. BuEnstitü, daha sonra AvrupaPatent Örgütü’ne dönüştü. Münih’te, 5 Ekim 1978’deimzalanan ve 1 Haziran1978’de yürürlüğe giren Münih Sözleşmesi Avrupa PatentÖrgütünü (EPO) kurmakta ve bütünimzacı Avrupa ülkelerinde geçerli bir “AvrupaPatenti” yaratmaktadır.

· Patentkonusu, temelde bir hukuki sorundur ve bu alanın uzmanhukukçularınıilgilendirir. İşin ulusal ve uluslararası boyutları çok karmaşıkolup, buradasadece, yenilik sistemleri açısından soruna bakılmaktadır.

Birpatent belgesinde şu üç genel unsur mevcuttur:

a- Patent,A&G faaliyetinin yazılısonuçlarından birisidir; bu faaliyeti belgeler. Bilindiğigibi, A&Gfaaliyetini belgeleyen diğer dokümanlar; bilimsel makaleler,araştırmamerkezlerindeki kayıtlar veteknik raporlar, bilimsel ve teknik toplantıkayıtları, seminer bildirileri vehatta araştırıcıların laboratuvar ve diğeryerlerdeki (bilgisayar dahil)kayıtları, notları, defterleri vb. dir. Bunlar,hukuki bir belge olan patentverilme sürecinde ortaya çıkacak her türlüihtilafta da ileri sürülebilecekdeliller oluştururlar.

b- Patentin bir şahsa, firmaya veyaüniversitelaboratuvarına verilmesiyle, bu teknolojinin yeni (özgün) olduğukabul ve ispatedilmiş olmakta, devletin hukuki korumasına alınmaktadır.

c- Patentsahibinin A&G ve pazarlamapolitikaları hakkında verilen bilgi. Patentistatistiklerinin bir göstergeolarak kullanılması rakip firma stratejilerininbilinmesi veya tahmin edilmesiaçısından çok önemlidir. Buna göre de yenilikçifirma kendi A&G veya patentpolitikasını belirleyebilir.

Fikri mülkiyet hakları:

1- Sınai Haklar (buluşlar, endüstriyeltasarımlar,markalar, coğrafi işaretler, ticaret unvanları, işletme adı,entegre devretopoğrafyaları, yeni bitki çeşitleri),

2- Eser Sahibinin Hakları, (bilim ve edebiyateserleri, müzik eserleri,güzel sanat eserleri, sinema eserleri)

3- Komşu Haklar (icracı sanatçılar, plakyapımcıları,radyo ve TV kuruluşları) olarak sınıflandırılmaktadırlar.

Kişisel Mucit miKişinin İcadı mı? İcadın Kişisel MucitlerDönemi

· “adları bilinen mucitler” dönemini nerede hangitarihte,başlatabiliriz? Normal yaklaşım, patent sistemleriyle, mucitlerinfikrihaklarının tescili ve üçüncü şahıslara karşı korunmasının 17. Yüzyılbaşlarındaİngiltere’de başladığı göz önünde tutularak, dönemi bu yüzyıldabaşlatmaktır.

· Bu yüzyıl Aydınlanmanın, İngiliz SanayiDevriminin ve Fransa’dasiyasi-sosyal Devrimin, eski tabirle İhtilal-i Kebirinortaya çıkıp tüm devrimdalgalarının birbirinin içine girerek tüm dünyaya “Moderniteyi” vesanayileşmeyiyaydığı tarihin en kritik dönemidir.

· Kişiselmucitler 18. Yüzyıl boyunca artmaya devam etti vePatent sayıları Sanayi Devrimiboyunca daha da artarak 19. Yüzyıl da da öneminikorudu.

· Buyüzyılın sonunda, İkinci Sanayi Devrimi sürecindekolektif-organize icat ya dateknoloji üretme yöntemi ortaya çıkarak, kişiselmucitleri geri plana atmayabaşlamıştır.

· Kişisel mucidin doğduğu dönem Avrupa’da, sanayikapitalizmiöncesi, ilk büyük özel sermaye birikimlerinin gerçekleştiği, Batıile diğer toplumlarınayrıştığı tarihsel kırılma noktasına gelir.

· On sekizinci yüzyıl mucitlerinin bu büyüközelliği yanigirişimci olarak icatlarını yeniliğe dönüştürerek zenginleşmehevesleri,kaynağını patent hukukundan almaktaydı. Bu mucitlerin çoğu başarısızolmuş,başarılı olanlar da ya yıllarsüren patent davaları ve Parlamentoprosedürleriyle uğraşmışlar veya parasahibi bir girişimciyle birleşereksanayisermayesini biriktirebilmişlerdir.

· “Yeniyüzyılı (19.Yüzyıl) diğerlerinden ayıran en önemli fark onun teknolojisidir.Busadece, birbirinden bağımsız bazı icatların ortaya çıkması değildir.

· Örneğin yazı, buhar makinesinden daha büyük biricattır.Yazının gelişme tarihini izlersek, buhar makinesinden ne kadar farklıolduğunugörürüz. Buhar makinesi yüz yılda ortaya çıkmışsa, yazı binlerce yıldadoğmuştur.Değişim süreci yavaş, bilinçsiz ve tahmin edilemezdi. On dokuzuncuyüz yıldasüreç hızlandı, bilinçlendi ve tahmin edilir hale geldi.

· On dokuzuncu yüzyılın en büyük icadı, icat yöntemininicadıdır”

İcadınKolektif-Organize ya da Kurumsal Dönemi

· Bu dönemde, bizim için hangi icatların veyeniliklerin ortayaçıktığı değil, nasıl yapıldığı önem kazanıyor Artık mucitlerdeğil, A&Gyapan büyüklü-küçüklü şirketler önemlidir; teknoloji talebi önemlidir.

· Çünkü, devletler müşteri ve araştırıcı olarakdevreyegirmişler; üniversiteler eski bilim kalıp ve kabuklarından kurtulupsanayi vedevletle işbirliğine yönelmişlerdir. Bu mekanizmalar“programlanabilir”, yanitamamen bir mucit psikolojisine bağlı değildir;kolektiftir. İcatta tesadüffaktörü en aza indirgenmektedir.

· Patent verileri, Sanayi Devriminden beri hersanayi ülkesindekien güvenilir teknoloji serileridir. Özellikle, temelkavramlar veistatistiklerin, her ülke ve uluslararası kuruluşlar tarafındankabul görecekbiçimde geliştirilmesi, hem ortak politikalar hem de karşılaştırmalarveakademik çalışmalar için bir ön koşuldu.

· Bunların ötesinde, kişisel icatlarla modernorganize-kolektifbilim-teknoloji üretiminin iç dinamiklerinin anlaşılması;çeşitli Ulusal YenilikSistemlerinin (UYES) ve/veya Bilim-Teknoloji (B&T)sistemlerininkarşılaştırılmasını, başka bir deyişle, yeni bazı akademik alançalışmalarınıgerektiriyordu. İlk aşamada, A&G kavramları ve ölçümlerikonusundauluslararası bir işbirliği ile bu işin uluslararası kuruluşlartarafındangerçekleştirilmesi doğaldı.

· 1950’lerde bu işi Birleşmiş milletler veya onunuzman kuruluşuUNESCO ile pariste OECD üstlenebilirdi. ve sonuç olarak her ikikuruluş da büyükçaba gösterdi.

Araştırma vegeliştirme faaliyetlerinin tanımları hakkında

· Frascati Elkitabının Araştırma Faaliyetlerineİlişkin TemelKavram ve Kabulleri: Araştırma ve Deneysel Geliştirme (A&G): “A&G,bilgistokunu artırmak amacıyla sistematik temelde yapılan yaratıcıçalışmalardır;buna, insan, kültür ve topluma ait bilgilerle bu bilgi stokununyeni uygulamalariçin kullanılması dahildir.

· TemelAraştırma,başta, gözlenebilir gerçeklerin ve olguların esasları hakkında, herhangibiruygulama ve kullanım amacı olmaksızın, yeni bilgiler elde etmek içinyapılandeneysel ve kuramsal çalışmalardır.

· Hipotezler, teoriler ve yasalar formüle ediptest ederek,yapıları, maddeleri ve ilişkileri analiz eder. Temel araştırmalarınsonuçlarıgenellikle satılmaz, bilimsel dergilerde yayımlanır veya meslekdaşlararasındadolaşır. Temel araştırmalar, genel olarak, kendi amaçlarını belirlemişve büyükölçüde kendi çalışmalarını örgütlemiş bilimciler tarafından yapılır.Temelaraştırmaları da şu kategorilere ayırmak mümkündür:

· Saf TemelAraştırmauzun dönemde herhangi bir ekonomik ve toplumsal fayda gözetmeksizinbilgininilerlemesi için yapılan çalışmadır. Güdümlü Temel Araştırma ise,bilinen veyagünümüzde ve gelecekte beklenen sorunların çözülmesi ve imkanlarınüretilmesibeklentisiyle yapılan özgün araştırma çalışmasıdır . UygulamalıAraştırma,esasta, belirli bir pratik amaç veya hedefe yönelmiş yeni bilgi eldeetmek içingerçekleştirilen özgün çalışmadır. Bu tür araştırma temelaraştırmalarınsonuçlarını önceden belirlenmiş amaçlara ulaşmak, muhtemel yeniyöntem veyollar bulmak için kullanır.

· Uygulamalıaraştırmaları,sonuçları henüz tam olarak belirlenmemiş genel bir ürün,üretim veya işletimyolu veya sistemine yönelmemiş Genel Uygulamalı Araştırmave belli, özel biramaca yönelmiş, Özel Uygulamalı Araştırma şeklinde ikiyeayırmak mümkündür.Bunlara Sosyal Uygulamalı Araştırma kavramı da eklenebilir.

· DeneyselGeliştirme,(uygulamalı) araştırma ve deneyimlerden elde edilen bilgileri,yeni malzeme,araç, ürün, hizmet, üretim usulleri, işletim ve hizmet sistemleriyaratmak vemevcut olanları iyileştirmek ve geliştirmek için yapılan sistematikçalışma vetasarımlardır. Bu temel tanımların yanı sıra, A&G sayılmayandiğerfaaliyetlerle A&G-ilişkili etkinlikler de bulunmak; yaniistatistiktoplamak, sürekli veri toplamak, eğitsel, bilimsel ve teknolojik-sanayifaaliyetlerininsınırlarını ve çakışma alanlarını belirlemek te, sağlıklı veuluslar arasıkarşılaştırılabilir araştırıcı insan gücü ve harcama verilerinin(A&Ggirdileri) toplanabilmesi için gerekmektedir.

BilimselFaaliyetlerin Sonuçlarını Ölçmek

· Göstergeleri, ölçütleri yaratan, değerlendirenvekarşılaştıran; eğilimleri ve varsa bazı yasaları bulmağa çalışan budisiplinlere“Scientometrics” veya yayın ölçme anlamında “Bibliometry” denilmektedir.

Patentİstatistiklerinin Teknoloji Üretimi Ölçümünde Kullanımı

· Makalelerin, bilimsel faaliyetlerin sonuçlarınıölçmek içinkullanılmasına karşın, teknoloji üretme faaliyetlerininölçülmesinde, hattayeniliklerin ortaya çıkışını saptamada, ulusal veuluslararası çeşitli patentistatistiklerinin kullanıldığını görmekteyiz. patent,sonuç olarak, bir hukukitescildir. Bu tescil patentin uygulandığını veyauygulanmışsa ne kadar başarılıolduğunu göstermez ama, yine de bir önemlifaaliyet göstergesidir.

Patent İstatistiklerininDezavantajları

1- Patentlerbütün icat-yenilik sürecinikapsamadığı için, uygulamadan önce bir patentin ekonomikdeğerin ölçmek çokgüçtür. Bir patentiyi bir girişimcinin elinde, doğru yer ve zamanda değerkazanırken, başkabirinin elinde tamamen değer kaybedebilir. Ayrıca bir patentindeğerli olmasıiçin bazen diğer patentler veya teknikbilgiler gerekebilir. Birpatentin uygulanmasıyla ortaya çıkan durumu ekonomik açıdan değerlendirme desanıldığı gibikolay değildir. Bu hesapların içinde, modern bir patentin,alınmasıyla ilgiliçok yüksek harcamaları ve her yıl bunu idame ettirmek içingereken ücretin miktarını da göze alarak, teknoloji üretenler,kendi durumlarınagöre “optimal patent düzeyi veya stratejisi” saptarlar.Böylece, aynı sektördekifirmaların farklı “patent politikaları”, yenilikkapasiteleri benzer durumdaolsa bile, patent istatistiklerinin sapmasına neden olabilir.

2- İkincibir olumsuzluk, patentlenme sürecininteknoloji alanlarına göre büyük birfarklılaşma göstermesidir. Patentlemeeğilimi kimyada ve mekaniğin birçok dalında yüksek iken,havacılık sanayinde çokdüşüktür. Bu nedenle, patentleri homojen sektörlerdekarşılaştırmak gerekir.

3- Üçüncübir sorun ise, patent sistemlerininülkelerin gelişmişlik derecelerini, hattacoğrafyalarının farklılığınıistatistiklere yansıtmasıdır. Bazı patent sistemleribelli teknolojileri,örneğin ilaç, korumazken, bazıları yabancı patentleregüçlük gösterir.

Patentİstatistiklerinin Avantajları

1- Temelbilimler alanındaki temel araştırmafaaliyetleri dışında kalan tüm araştırma veteknoloji alanları, farklı temsiloranlarında bile olsa patent istatistikleritarafından kapsanır. Bu sapmalarbilinerek ülke, sektör ve firmalar, yenilikperformansları bakımından, mükemmelolmasa bile, işe yarar bir kriterlekarşılaştırılabilir. büyük sistemler,örneğinABD, Japonya, Avrupa patent sistemleri, yenilik vb.açılardankarşılaştırılabilir.

2- Patentlerinönemli bir avantajı da teknolojihakkında çok önemli teknik ayrıntılarıaçıklamasıdır. Patentlerden her düzeydebilgi ayrıştırılabilir ve toplanabilir.Ayrıca, hangi icadın-yeniliğin hangitarihte ve kim tarafından yapıldığısoruları patent dokümanlarında kesincevabını bulur.

3- Patentserileri, diğer ekonomik ve sosyalserilerle birlikte kolaylıkla analizesokulabilir. Örneğin dış ticaret serileri,yatırım serileri bir arada ele alınarakilgi çekici analizler yapılabilir.Patentlerin ekonomik sektörler, altsektörlertasniflere göre yapılan dağılımlarıve bunların çapraz referansları, her türlüsektörel, alt-sektörel etkenliği,canlılığı veya durgunluğu, ticaretbağlantılarını gösterir.

BİLİM VE TEKNOLOJİ POLİTİKALARINA GİRİŞ

Bilim ve Teknoloji (B&T)Politikasının Bazı Temelkavramları

· BTP: bilimveteknoloji sistemlerinin içsel ve dışsal dinamiklerini, toplumdaki diğersistemlerleetkileşimlerini araştırarak, buradan, bilimsel-toplumsal-siyasi çözümlemeleregiderek,gerekirse , çeşitli amaçlarla politikalar üretmektir. Bu türpolitikalarıanlamaya yönelik disiplinler-arası akademik bir araştırma ve aynızamandapolitikalar tasarımı ve formülasyonu anlamında da bir politika-yönetimalanıdır.

· Doğal olarak, politikaların yapıldığı dönemlerle,yapanlarınamaçlarına veya hedeflerine göre, istenen-beklenen sonuçlar dafarklıdır. Bupolitikalar, mikro düzeyde, yani firma ve özel kuruluş düzeyindeolabileceğigibi, genelde orta, yani mezzo (sektörleri ve alanları kapsayan) yada tümulusal ekonomiyi, toplumu ve daha ilerisi uluslararası ilişkileriilgilendirenmakro düzeylerde olabilir.

· Firma düzeyindeki bir şirket stratejisi içinde yenilikçalışmaları ve buna bağlıA&G hedeflerinin saptanmasından, bir ülkenin vehatta bir ülkelertopluluğunun bilim ve teknoloji politikasının oluşturulupuygulanmasına değinçok geniş bir yelpazede yer alan bu politikalar da, zorunluolarak diğer ulusalve uluslararası politikalarla eklemlenmek durumundadır.

· Genelde,günümüzmodern ulusal B&T politikalarının amaçları başlıca üç ayrıgruptatoplanabilir; bir ülke, bu amaçlardan birini veya hepsini ele alıp birpolitikatasarlayabilir:

1- Askeri-strateji-ulusal prestij;

2- İktisadi kalkınma-refah-çevre sorunları;

3- Bilim için bilimi ya da bilimsel merakı gidermekamacıyla safbilim araştırmalarını desteklemek

Bilim ve TeknolojiPolitikası Teori ve Pratiğinin Gelişimi

· B&T politikasının prehistoryası”, 15. YüzyılRönesansDönemi, hatta daha eskilere kadar da indirilebilir .

· her şey önce bir pratikle başlar en soyutbilimden en karmaşıksosyal bilim teorisine değin her bilimin temelinde öncesorun çözmeye yönelikbir uygulama yatar .

· modern B&T politikaları da her hangi bir politikçerçeveolmadan önce firma düzeyinde,19, Yüzyıl son çeyreğinde, başka bir ifade ileSanayi Devriminin bilime-dayalıikinci aşamasında doğdu.

· İkinci Dünya Savaşında ve ertesinde, makro yadasiyasitoplumsal alanda devlet politikaları şeklinde ortaya çıktı.

· Doğal olarak her savaşta, özellikle BirinciDünya Savaşındanitibaren teknolojiden çok daha bilinçli bir yararlanma veteknolojinin bellikonularda yoğunlaşması görülmektedir.

· Bilim Politikası kavram ve uygulamaları OECDüyesiolan-olmayan, piyasacı veya plancı ülkeler arasında, 20. Yüzyılınikinciyarısında hızla yayıldı ve yüzlerce resmi, yarı-resmi, akademik “bilim veteknolojipolitikası” kurum, kuruluş ve akademik araştırma birimi ortaya çıktı.

· Bu alanda ilk kurumlardan biri olan TÜBİTAK,1963 yılındakurulmuştur.

· Bu alandaki literatür, Bilim Politikalarını II.DünyaSavaşından sonra başlatıp, yerine ve özelliklerine göre, en az iki vedaha çokaşamaya veya döneme ayırmaktadır.

Bilim PolitikasıYenilik Politikasına Dönüşüyor

· Yirminci yüzyılda Sosyalizm, mevcut sistemerakip bir üretim vesanayileşme modeli ortaya çıkardı. Bu sistem teknolojikanlamda çok büyüksıçramalar yaptı; en gelişmiş A&G sistemlerinden biriniyarattı ama sonunda,bazılarına göre, yenilik sistemi veya piyasaları etkinolmadığından çöktü.

· Genelde,1970’lerin ortasındaki Petrol Krizlerinekadar geçenzaman, “Kalkınmanın Altın Çağı” diye bilinen, “Refah Devleti”paradigmasının,Keynesien ekonomi yönetimlerinin hakim olduğu bir aşamadır.

· Bu dönem, istihdam, büyüme, az gelişmişlerdeplanlı veyaplansız sanayileşme süreçlerinin yaşandığı, Soğuk Savaşın nükleertehdit altında, nisbeten siyasi istikrar sağladığı bir zaman kesitidir. Uzayyarışı ve ileriteknolojilerin geliştiği geri planda, savaş ekonomisi (NATO-VarşovaPaktları)şartlarının yaşandığı görülmekte; entelektüel planda ise, Çevreciler,yani kalkınmacılığınpopülist yorumcuları ile uygun teknoloji taraftarlarıortaya çıkmaktadır.

· 1970’lerin başında Roma Kulübü entelektüelöncülüğünde,1980’lerin sonunda kurumsal bir “Çevreciliğin” gelenekselkalkınmayıreddetmesiyle, “sürdürülebilir kalkınma” kavramı ve benzerlerinin ortayaçıkıp,1990’larda “hakim kavram” olduğu aşamaya gelinir.

· Artıkekonomiler, mümkün olan yüksek hızlarda büyümek yerine,yenilenebilir veyenilenemez doğal kaynakların tüketimdengelerini, dünyanın,atmosfer ve denizler dahil, kirliliği massetme kapasitelerini göz önünde tutanbüyümesınırları ve yolları arayışına girecektir.

· Yenilenebilir toplum ve ekonomi, formüle edenuzmanın adıyla, “Herman Daly şartları”diye anılan 3unsurla, teknolojik anlamda veya bir teknoloji politikasımantığına yol açmasıbakımından, daha iyi tanımlanabilir:

· Yenilenebilirkaynaklarınkullanım hızları, bu tür kaynakların, kendiniyenilemehızlarının üstünde olmamalı, Yenilenemezkaynaklar,bunların, geliştirilen yenilenebilir ikamelerinin üretilme hızlarınınüzerindetüketilmemeli, Kirlenme haddi, çevrenin bunu massetme (yok etme)kapasitesininüzerine çıkarılmamalıdır.

· Modern Luddizm’in taraftarları, Petrol Krizlerindenyararlanarakbüyümeyi bir süre tatil ettiler. Siyasi-iktisadi gelişmeler artıkiktisatpolitikasıyla iç içe girmiş ulusal bilim ve teknoloji politikalarınıdaetkilemeye başladı.

· Bilim veTeknoloji Politikaları artık bu noktadan sonra, ulusalpiyasalar yerine birdünya piyasası perspektifi kazanmaya çalışacaktır. Dünyapiyasasında söz sahibive gelişmiş-sanayi toplumu olmak isterseniz,ileri-teknolojilerdenkaçınamazsınız.

· Uygun teknolojilere “yumuşak teknolojiler” dedenebilir. Buteknolojiler şu özellikleri taşımaktadır: bilinçsiz, teknolojik işsizlikkorkusudemektir. Sanayileşme süreci içinde hızla artarak, fabrikalarınçoğalmayabaşladığı sırada kendini gösteren bir harekettir.

· Luddizm,İngilizsanayi bölgesi Midland’da, 1811-1812 yıllarında, Ned Ludd ya da Ludhamadlı birişsiz dokuma ustasının başına geçtiği çetenin, baskınlarla makineleri kırmayabaşlamasıylaortaya çıktı.. Bu kişiler daha sonra asıldılar ve fabrikaları koruyancezayasaları sanayicileri güvenceye aldıysa da, çeşitli şekillerde kendinisürdürenteknolojik ilerleme karşıtı akımlara, genelde Ludizm denir.

· Neo-klasik teorinin teknoloji seçimineyansımasına da, Faktör Yapılanması adı verilir.Her ekonomi, kendinde hangifaktör bolsa, üretim fonksiyonunu ona göreseçmelidir: Emek bolsa, emek-yoğun,sermaye bolsa sermaye-yoğun.

· teknik ilerleme, Leontieff Parodoksu’nun yarattığı bazı şüphelererağmen, sermaye-yoğunbir patikadır. sermayesi kıt olan ekonominin teknikilerlemesi de emek-yoğun,kaynak-sakıngan olacaktır.fakir hep fakir kalacaktır.

· Bu yaklaşımın özel teorisi de, 1970’lerin “Küçük Güzeldir” diye ifadeedilenteoridir. Bu teoride; basit, kolay üretilen, bazen geçmişteki birtekniğicanlandıran, ileri ile eski teknik arası , mevcut malzeme ve insangücününbildiği bir veri tabanından hareket ederek, kendine uygun teknolojilerüretmek veya gelişmişbirilerinin, diğerleri için üretmesi konu edilir. Bubağlamdaki teknolojiler, bilinenen ileri teknolojilere alternatif teknolojilerdeğildir.

· Bu toplummodeli, biraz da 1970’lerin “hippy” kuşağının idealigibi görünse bile, aslındaiki yüz yıllık sanayiden kaçışı haber veriyordu.Zaten, Petrol Krizleriyle ölümühızlandırılan ve uzun bir hazırlıktan sonra yeniteknolojilerin doğuşuyla tarihegömülen eski “dumanlı” teknolojilerden, sermayeçevreleri de kurtulmak istiyordu

Teknolojinin Yayılması ve Teknoloji Transferine İlişkinSorunlar

· Teknolojinin üretimi kadar, teknik bilgilerin,sektör, ülke(ekonomi) düzleminde ve uluslararası düzlemlerde yayılma olgusu daönemlidir.

· Her icat-yenilik sürecinde, bu süreç doğrusalveya zincirliolsun, taklitten kaçınılamaz. Bazı çok korunan yeniliklerinüzerine,taklitçileri her şeye rağmen, bal arıları gibi üşüşürken , bazı yeniliklerde,istense bile yayılmaz.

· Bu, yenilik talebi veya girişimcilerin yeniliğeverdiklerikarlılık derecesiyle ilgili bir karardır.

· Teknoloji transferi uluslararası düzlemdegerçekleşirken,teknoloji bir tür dış ticaret metası haline gelir buna “teknoloji transferi” denir. Busüreçher düzeydeki B&T Politikaları için kritik önem taşır. Bu işintarihselboyutu “modernleşme” hareketlerinin ana temasını oluşturur.

· Büyük Petro ile başlayan Rus modernleşmesi(Batılılaşma), Mısırve Osmanlı Tanzimatları ile sürdü, sonra 1868 MeijiRestorasyonu ve Çin’de 20.Yüzyıl’da başlayan gelişmelerle daha büyük bir önemkazandı.

· tüm yeni bilgiler, patentli-patentsiz Fransa’danABD’ye,Belçika’dan Almanya’ya akmaktaydı.

· Avrupa’nınsanayileşmesi, kendi yerli katkılarına rağmen, çokbüyük ölçüde bir kitleselteknoloji transferidir. Bunlar özel şahıslar,şirketler eliyle yapılmış, devletler,bazı durumlarda teşvikçi, bazı durumlardakoruyucu rolünü üstlenmiştir.

· Rusya, Osmanlı veya Japon Tanzimatı büyük birdevletpolitikası, bir teknoloji transfer programı olarak, yukarıdan aşağı,fertler veşirketler seferber edilerek uygulanmıştır.

· Özünde, yine insan yetiştirmek (eğitim-öğretim)veya yabancıuzman çağırmak gibi, “insana yönelik” bir teknoloji transferbiçimi yatar.

· ne kadar gizli veya karmaşıkda olsa, her türlüteknoloji erveya geç bilinir, taklit edilir ve daha ileri götürülür; çünkü bir teknoloji ortaya çıkıncaonusaklamak imkansızdır.

· Modern teknoloji transferinin temel, “legal”aracı patent,lisans, “ know – how” anlaşmalarısayılır.Bu ticari kanal dışında, hükümetler arasında yapılan askeri, teknik veekonomikyardım anlaşmaları da ağır biçimde teknoloji transferi içerir.

· Ülkelerarasında hukuki yoldan yapılan teknolojilerin(ithal-ihraç ) maliyet tablosuna “TeknolojikÖdemeler Dengesi” denir;ileri ülkeler bu alanda genelde “fazla”verirken, teknoloji üretmeyen ülkelerintabloları “açık” vermektedir. Buaçık, ülkelerin “TicaretTablolarındaki” teknoloji-yoğun mallarınkalemlerinde de görülmektedir.

· Bir teknoloji tarihi öğrencisi için gereklikavramları vedonanımları sağlamak, başka bir deyimle ona malzeme çantasınıvererek(tool-kit), bunun kullanımı becerisini kazandırmaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder